Waldorf yaklaşımı çocuğa bütüncül bir açıdan bakarak birçok gelişim alanına hitap eder.  Tükettiğimiz gıdaların kalitesi bu alanların olumlu gelişmesi için önem arz eder.  Bu yüzden yuvamızda tamamen organik ve doğal besleniriz. Gıdalarımızı köy pazarlarından ve organik pazardan temin ederiz. Hem yerel üreticiyi, STK’ları, kooperatifleri ve çiftçileri desteklemiş oluruz hem de yediğimiz gıdanın nerden geldiğini bilmek bize güven verir.

Erken çocukluk döneminde öncelikle bedeniyle öğrenen çocukların sağlıklı ve dengeli beslemesi onların gelişimini her açıdan etkiler. Bilişsel, fiziksel, sosyal-duygusal ve hatta ruhani gelişimlerinin de tüketilen gıdalardan etkilendiğine inanıyoruz.

Çocuklarımız önlerine gelen yemeğin hikâyesini bilirler; tohumdan, çiftçiye, oradan mutfağımıza ve tabağımıza… Mevsimle bir harmoni içinde olan yuvamızda çocuklar üretimden tüketime bütün sürece dâhil olurlar. Tükettiğimiz gıdaları geri dönüşüme, çöpe ve komposta gitmek üzere her gün ayrıştırırız. Böylece çocuklar daha bilinçli ve farkındalık geliştirmiş bireyler olarak yetişirler. Çocuklar evde biriktirdikleri atıkları yuvamıza getirirler, böylece hem ailelerle işbirliği yaparız hem de bu ilişkiyi gören çocuk daha kaliteli zaman geçirir.